Ziynet Eşyalarının (Takıların) İadesi Dilekçesi
Ziynet Eşyalarının (Takıların) İadesi Dilekçesi ;
Yargıtayın son içtihatları neticesinde; Kadına takılan her türlü ziynet eşyası (çeyrek/yarım/tam altın, bilezik, kolye, bileklik, takı seti vs.) ve para gibi ekonomik değerler kadına aittir. Erkeğe takılan ziynet eşyasından kadına özgü olanlar (örn, bilezik, kolye, küpe vs.) erkeğe takılsa bile kadına ait olacaktır. Erkeğe takılan çeyrek, yarım, tam altın gibi takılar ve paralar ise “kadına özgü” olmadıklarından erkeğe ait olacaklardır. Kural olarak erkeğe takılan her türlü takıdan kadına özgü nitelikte olmayanlar, erkeğe ait olacaktır. Erkeğe takılan ziynet eşyaları kadına özgü nitelikte olsa bile (Örneğin, bilezik, kolye, küpe vb.) erkek eş, kadına özgü ziynet eşyalarının kadına ait olduğu konusunda “yerel adet olmadığını” ispatlarsa kadına özgü olan ziynet eşyaları da erkeğe verilir. Yani “kadına özgü” ziynet eşyaları, eşler arasında aksine bir anlaşma veya bu konuda yerel bir adet bulunmadıkça evlilik sırasında kim tarafından “hangi eşe takılmış olursa olsun” “kadın eşe” bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğindedir (Y8HD-K.2020/5388). Takılan ziynet eşyası erkek ve kadın tarafından kullanılabilen bir şey ise bu şey münhasıran kadına ait olmadığından erkeğe ait olacaktır.
“Düğünde takılan takı paraları ve ziynet eşyaları, taraflar arasında aksine bir anlaşma yoksa kadına ait sayılır. İade edilmeme koşuluyla verildiği kanıtlanmadıkça; bunların koca tarafından borçları için bozdurulup harcanması; onu iade borcundan kurtarmaz. Davacı-davalı koca, kadının takı ve ziynet alacağı taleplerine verdiği cevapta “onların hepsinin nişan, düğün ve ev eşyası borçları için kullanıldığını’’ beyan ve kabul etmiş ; takı parasının, kadın tarafından iade edilmemek üzere kendisine verildiğini de ispatlayamamıştır. Bu nedenlerle, kadının takı parası talebine ilişkin davasının kabulü gerekir .” (Y2HD-K.2014/26223)
Düğün takıları davalının zilyetliğinde bulunuyorsa aynen iadesi için açılan davaya “istihkak davası” denilmektedir. Ziynet eşyasının aynen iadesine ilişkin istihkak davası açma hususu herhangi bir zamanaşımı süresine tabi değilken eğer düğün takıları, davanın açıldığı sırada mevcut değilse ve davacı tarafından ziynet eşyasının aynen iadesi mümkün olmadığı için bedeli talep edilmişse Borçlar Kanunu ilgili maddeler gereğince dava açma süresi 10 yıldır. Ziynet eşyalarının bedelini talep halinde 10 yıllık zamanaşımı süresi, boşanma davasının kesinleşmesinden itibaren başlar.
“Eşya davası bu anlamda bir istihkak davası olmakla istem dava konusu eşyaların; aynen iadesi, olmadığı takdirde dava tarihindeki bedelinin verilmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Dava konusu eşyaların mevcut olduğu tespit edilmiş ise uyuşmazlık mülkiyet hakkına dayandığından olayda zamanaşımı söz konusu olamaz. Dava konusu eşyaların var olduğu tespit edilemez ise istem tazminata ilişkin olduğundan Borçlar Kanununun belirlenen on yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması ve karı koca arasındaki davalarda Borçlar Kanunu’nun dikkate alınması gerekir.” (Y6HD.Karar: 2011/5634)
Tüm dilekçelerimiz alanında uzman avukat ekibi aracılığıyla düzenlenmiştir.Söz konusu dilekçe, vatandaş tarafından içeriği doldurulabilecek şekilde hazırlanmıştır. Sitemize üye olduktan sonra olayınıza uygun dilekçeyi satın alabilirsiniz.Tamamlamanız için boş bırakılan alanları doldurarak oluşturacağınız dilekçe ile, ilgili kuruma yada mahkemeye başvurabilirsiniz.Dilerseniz sitemizin profesyonel desteği olan Dilekçemi avukat doldursun seçeneğini tercih edebilirsiniz. Bu durumda dilekçeniz vereceğiniz bilgiler ışığında hukukçularımızca hazırlanıp tarafınıza sunulacaktır.Gerekli yönlendirmeler yapılmış olmakla beraber takıldığınız herhangi bir durumda WhatsApp hattımızdan bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Bu dilekçeyi hemen 300,00 TL’ye satın alın!